Çıkış yaptığı neredeyse her platformda çok iyi bir başarı elde etmeyi başaran Metal Gear Solid serisine yeni bir üyenin daha ekleneceği bizlere geride bıraktığımız ay açıklanmıştı. O günden bu yana oyun hakkında yeni bilgiler gelmeye devam ederken artık detaylı bilgilere sahip olduğumuzu söyleyebiliriz. Bu vakte kadar çıkmış olan görsel ve trailerlara da bakarsak oyunun gerçekten beklenenden daha kaliteli olacağı kesin. Eğer siz de oyunu satın almak istiyorsanız ve buna şimdiden para ayırmayı düşünüyorsanız Metal Gear Solid V: The Phantom Pain Ön İnceleme yazısına bir göz atmanızı öneriyoruz.
Öncelikle Metal Gear Solid V The Phantom Pain bir açık uçlu dünya ile seri de ilk defa bir değişime gidiyor. Daha önce de belirttiğimiz gibi, Playstation 2 döneminde çıkmış olan Metal Gear Solid 3 her ne kadar açık dünya bir oyun olarak görünse de, konsolda yaşanan bazı kısıtlanmalardan dolayı Kojima bir türlü istediğini gerçekleştirememişti ve artık MGS V: The Phantom Pain, gelişen teknolojiler sayesinde, Kojima-san yıllardır yapmak istediğini yeni nesil konsollarda gerçekleştiriyor.
Harita olarak yapım, Ground Zeroes’un tam 200 katı daha büyük olacak. Harita da serbest olarak üslerin içerisine sızacağız. Sızdığımız andan itibaren askerleri sorgulayıp gerekli bilgileri alacağız. Tabii bahsettiklerimiz, bu kadar kolay olmayacak. Ground Zeroes’ta bildiğiniz gibi açık dünya oynanışına sahip olduğu için düşman askerlerinin görüş açısı inanılmaz derecede yüksekti. The Phantom Pain’in haritasının devasa büyüklüğünün olacağını varsayarsak, MGS’deki gizlilik elementlerinin bizleri zorlayacağını anlayabiliriz.
E3 videolarında gördüğümüz sahnelerde yine bazı teorilere kapılmıştık. Son videoyu hatırlayanlar Snake’in Skull Face’in yanında bir işbirliği ile görmüştük. Bu da serinin hayranlarının kafasını karıştırmıştı. Zaten Kojima her yayımladığı videoda, oyuncuları bir yandan etkileyip, bir yandan da kafalarını karıştırmakta üstün bir yeteneğe sahiptir. Aslına bakarsanız hikaye hakkında yine olduğu gibi o kadar çok teoriler var ki, bunları sayfaya döksek roman çıkar.
Biz yine The Phantom Pain’de karşımıza çıkacak olan yenilikçi özelliklerinden devam edelim.
Oyunumuz bir açık dünya olacağı için Kojima bunun özelliklerinden faydalanmak istiyor. Dinamik hava şartlarıyla birlikte devasa harita da elbette bazı zorluklara tanıklık olacağız. Tam görevimizi tamamlayacağımız zaman bir an da fırtınanın koptuğunu düşünsenize? Dinamik hava şartlarının oyunun atmosferini büyük bir katkı sağlayacak. Belirttiğimiz gibi düşman askerlerinin bölgesine sızmak için iyi bir zamanlamaya ihtiyacımız var. Snake’in elbette favorisi olan sigarasını içmeye başladığımız oyunda, zaman ve gün olarak hızlanmaya başlayacak. Böylece zamanlamayı iyi ayarlayıp, işimizi daha kolay halledebileceğiz.
Sabahları devriye gezen düşman askerlerinin sayısı daha fazla olacak ancak geceleri bu işlemi gerçekleştirdiğimizde gece nöbeti dışında, az sayıdaki askerler işimizi bir hayli kolaylaştıracak. O yüzden yapacağımız her planlama bizleri net sonuca götürecek.
Daha önce Kojima’nın yaptığı açıklamada sinematikler konusunda MGS: The Phantom Pain, önceki tüm MGS oyunlarından az sayıda olacağını açıklamıştı. Bir nevi oyunun her türden oyuncuya hitap etmesini istiyor. Oynanabilirliği daha çok arttırması elbette MGS hayranlarının da hoşuna gidecektir ancak MGS’yi yapan en önemli unsur sinematik olduğu için, bu konuda Kojima ara sahnelerin muhtemelen uzunluğundan vazgeçmeyecektir.
Ground Zeroes’ta sinematiklerde tek bir kamera açısından tüm olayları takip ediyorduk. Normalde tüm oyun boyunca bunu gerçekleştirmek cidden özel bir başarıdır. The Phantom Pain gibi büyük bir oyunda da eğer bu olay gerçekleşirse, Kojima gerçekten de bir ilki başarabilir.
Son yayınlanan oynanış videosunu gördüğümüz de Peace Walker’ı oynayanlar hatırlayacaklardır, Fulton Recovery yeni oyunda da bizlerle birlikte olacak. Fulton Recovery diye adlandırılan bu balon, düşman askerlerini, araçlarını, eşyalarını ve hatta keçileri bile kendi Mother Base’imize yollayabileceğiz. Bu olay her ne kadar bazı oyuncularının hoşuna gitmese de, aynı şekilde Peace Walker’da da yapan Kojima’nın yaptığı mizahi yönlerini de unutmamak gerek.
Ayrıca, Mother Base’de yani ana üssümüze düşman askerlerini eğitip kendi askerimiz olarak yetiştireceğiz. Biliyorsunuz Peace Walker’da da bu stratejik hamleler oyuna olumlu bir şekilde yansıyordu. Burada da askerleri ana üssünüze göndermek oldukça önemli rol oynayacak.
Aynı Peace Walker’da her askerin farklı bir sınıfı olacak ve askerleri üssümüze yolladığımızda hangi askerin hangi konumda daha yetenekli olduğunu görüp, ona göre sınıflara yerleştireceğiz. Ground Zeroes’ta kurtardığımız her rehineyi, The Phantom Pain’de kendi askerimiz olarak yetiştirebileceğiz. Hatta yeri geldiğinde ana görevler dışında da elbette ki Big Boss olarak ana üssümüze helikopter yardımıyla geri dönüp, orada olup bitenlere tanıklık edeceğiz. Bu da heyecan verici bir detay olsa gerek.
Bir diğer heyecan verici bilgi ise teknik anlamda Kojima’nın yeni nesil konsollarda da neler yapabileceğiydi. Metal Gear Solid çıktığı her dönemde teknik olarak inanılmaz şeyler vaad ediyordu ve Kojima, yeni geliştirdiği Fox Engine ile birlikte aynı şekilde başarısını devam ettirmek istiyor. Öncelikle şunu belirtelim; MGS V: The Phantom Pain yeni nesil konsollarda 1080p ve 60 FPS oranında çalışacak.
Açık uçlu bir oyun olarak düşündüğümüzde Kojima grafik konusundaki titizliğini bir kez daha oyunculara gösterecek. Ground Zeroes ile eski nesil konsollarda bile oyunun güzel gözükmesi Fox Engine grafik motorunun ne kadar başarılı olduğunun bir nevi göstergesi diyebiliriz.
Metal Gear Solid V: The Phantom Pain, her MGS oyunu olduğu gibi kalitesinden ödün vermeyip, oyuncuların karşısına bir kez daha çıkmaya hazırlanıyor. Daha önce belirttiğimiz gibi eğer, seriyi hala oynamamış oyuncular varsa, ilk oyundan itibaren başlayayıp Peace Walker’a kadar oynamanız, ana hikayeyi takip etmek açısından oldukça önemli.
Sadece PS3’e çıkmış olan The Legacy Colletion veya Xbox 360’a çıkan HD Collection’a göz atmanızda fayda var. Metal Gear Solid: The Phantom Pain, 2015 yılı içerisinde PS3, Xbox 360, PS4 ve Xbox One için piyasaya çıkacak. Bakalım Hideo Kojima, hikaye ve oynanabirlik açısından biz oyunseverlere nasıl bir etki yaratacak?
0 Comments